İngiltere’de uygulanan uzun vadeli bir incelemeye göre D vitamini eksikliği olanlarda bunama riskinde yüzde 19-25 oranında artış gözlendi. Düzenli olarak D vitamini takviyesi alanlarda ise Alzheimer riskinde yüzde 17 azalma görülürken damar hastalığına bağlı bunama riskinde yüzde 14 azalma gözlendi. The American Journal of Clinical Nutrion’da yayınlanan araştırmada; 14 yıl boyunca takip edilen kişilerde, D vitamini eksikliğinden kaynaklı demans tehlikesinin yükselerek yüzde 19-25’lere çıktığı teşhis edildi. Araştırma hem Alzheimer hem de damarların tıkanmasına bağlı meydana gelen demans amacıyla geçerli olurken uzun vakit D vitamini eksikliğinin de bunlara sebep olma ihtimalini gösteriyor. Kişilerin demansa karşı korunması amacıyla erken yaştan itibaren tedbir almaları gerekliliğini bildiren Nöroloji Eksperi Dr. Nazan Eryiğit, gençlere ve yetişkinlere detaylı önerilerde bulundu. YORGUNLUK VE SIK SIK UYUMA İSTEĞİNE DİKKAT! Demans tehlikesinin yaşla giderek arttığına değinen Uzm. Dr. Nazan Eryiğit, “D vitaminini hep kalsiyum ve kemik gibi bilsek de bilhassa gençlerin unutkanlığının en mühim sebeplerinden biridir. Bu yüzden D vitamini destekli gitmeliyiz. Nörolojiyi en çok ilgilendiren konulardan biri unutkanlıktır. Yorgunluk, devamlı uyuma isteği, uyumaya karşın bedende ağrılar ve dinlenememe, dinlenmeden uyanma gibi haller D vitamin eksikliği belirtisidir. Türkiye, D vitamini yönünden çok iyi bir ülke. Sürekli güneşimiz var lakin güneşlenmiyoruz. Güneşlenirken güneş kremi sürüyoruz. D vitamininin en mühim kaynağı direkt olarak güneşe ilişki etmektir. Koruyucusuz ve direk ten ilişkisi olmalı” açıklaması yaptı. Uzm. Dr. Nazan Eryiğit, “Ayrıca bilhassa yağlı balıkları yemeliyiz. Belki de omega 3 takviyesi almalıyız ki onlarda D vitamini yoğun miktarda var. Düzenli beslenme de mühimdir. Akdeniz diyeti yapın, yeşillikleri kullanın. Çünkü demans yalnızca D vitamini eksikliğinden kaynaklanmaz. B12, folik asit artık üçünün eş güdümlü alınmış olması lazım” dedi. “BİLİNÇSİZ KULLANILAN D VİTAMİNİ TEHLİKELİDİR” “D vitamininde yağda eriyen bir vitamin, zehirlenmesi var” diyen Uzm. Dr. Eryiğit, “O yüzden şuursuz şekilde kullanılması çok tehlikelidir. Doktoruna ölçüm yaptırmadan kesinlikle D vitamin takviyesine başlamasınlar. ‘Yeterli yere geldi’ demeden de vitamin takviyesi kesilmemelidir. Tedaviye ise kanda serum düzeyine bakarak karar veriyoruz” ikazında bulundu. “ARADA CAM OLMASIN, DİREKT MARUZİYET İSTİYORUZ” Demanstan korunmak amacıyla şahıslara tavsiyelerde teşhis edilen Uzm. Dr. Eryiğit şunları söyledi: “Hem zihinsel hem de bedensel egzersiz çok mühimdir. Genellikle multivitaminlerin ortamında yer alan D vitamini son derece düşük doz ve katiyen yeterli olmuyor. Hasta, ‘nasıl olsa ben bir karmaşık vitamin alıyorum’ deyip hekime gitmiyor. ‘Ben esasen içiyorum’ deyip ölçtürmüyor. Oysaki aldığı şey günlük tüketime bile yetmiyor. Unutkanlık çok mühim bir şikâyettir. Genç yaş ya da yaşlı, hiç fark etmez varsa unutkanlığınız kesinlikle nöroloji eksperine başvurun. Lütfen güneşe biraz maruz kalın. Sadece elinizden yüzünüzden değil, kollarınızdan, bacaklarınızdan da D vitamini alın. Her gün en az 45 güneşte kalın. Ama arada cam olmasın, direk maruziyet istiyoruz.” (İHA)
