Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB), Türk lirasının turist para birimleri karşısında değer kaybını baskılayabilmek amacıyla yaşama geçirdiği Kur Korumalı Mevduat (KKM) düzeninde kritik bir farklılığa gitti. 21 Aralık 2021 tarihinde yaşama geçirilen programda tespit edilen toplam para, bugüne kadar TL mevduatı olarak kabul ediyordu. Merkez Bankası, bankalara yolladığı talimat ile bu hükmün kaldırıldığını belirtti. Son senelerde piyasalara yönelik arka kapı müdahaleleri ile kötü bir şöhrete kavuşan Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB), geride bıraktığımız aylarda yaşanan kadro farklılığı ile para politikalarında 180 derecelik bir dönüşe imza attı. Dünyada faiz artırım trendinin hakim bulunduğu bir ekonomik ortamda ısrarlı faiz indirimleri ile enflasyonu rekor civarlara yükselten Merkez Bankası, yanlış politikalarından dönmüş gibi görünse de, Türkiye ekonomisinde yaratılan tahribatın giderilmesi amacıyla yeni ismimlar peş peşe gelmeye devam ediyor. 1970'li senelerde yapılan DÇM (Dövize Çevrilebilir Mevduat) düzeneğinin bir aynısı olarak yaşama geçirilen Kur Korumalı Mevduat (KKM) sistemi, 21 Aralık 2021 tarihinde kamuoyu ile paylaşılırken, programdaki tüm mevduat dolar kuruna endeksli olmasına rağmen piyasalara 'liralaşma hamlesi' olarak sunulmuştu. 2 YILDIR YÜRÜRLÜKTE OLAN UYGULAMA SON BULDU İktisatçılar ısrarlı uyarıları ve söz hususu düzenin 'dolarizasyon' bulunduğunu belirtmelerine rağmen, iktidar cephesi bu söylemlere kulak asmazken, ekonomide yaşanan farklılıklar Merkez Bankası'nı da piyasalar ile aynı noktaya çekti. 28 Mayıs ardından vazifeye gelen Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek ve TCMB Başkanı Hafize Gaye Erkan'ın direktifleri neticesi KKM'de tasfiye operasyonu başlatılırken, bu programın en mühim ayağını ise bankalar oluşturmakta. Geçtiğimiz aylarda alınan karar ile KKM'nin Hazine'ye getirdiği yükün bir alanı bankaların üzerine yüklenirken, yeni ekonomi idaresi bankaları daha çok fedakarlık yapmaya zorlayacak bir dizi karar almaya devam ediyor. 14 Eylül tarihli Resmi Gazete'de yayımlanan karara göre bankaların, KKM hesapları amacıyla sunmuş bulunduğu mecburi karşılık payı 10 puanlık artışla yüzde 25'e çekilmişti. Söz hususu ismim, piyasalardan 250 milyar liralık likitide çekilmesine namacıyla olurken, kaybettiği rezervi geri doldurmak isteyen bankalar daha yüksek faizle Merkez Bankası'ndan alım gerçekleştirmek durumunda kaldı. KUR KORUMALI 4 HAFTADIR BAŞ AŞAĞI GİDİYOR Atılan ilk ismimlar, karşılığını Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK) raporlarında bulurken, 2023 senesinde 8 ay vakitsince Aralıksız artan KKM programsındaki toplam para, 4 haftadır üst üste düşüş yaşamaya devam ediyor. 15 Eylül tarihli BDDK raporuna göre KKM havuzundaki mevduat 3 trilyon 306 milyar 560 milyon liraya geriledi. Gerileme olumlu bir gözlem bıraksa da, bu süratte KKM programsının sıfırlanması 370 gün bulmakta. Söz hususu sistemi bu kadar üzün vakit vakitsince devam ettirmek istemeyen TCMB, tasfiye vakitcini hızlandıracak bir dizi yeni aşamaya hazırlanırken, bankalara gönderilen "TL mevduat hedefi" talimatı, gelişen zamanlarda Kur Korumalı Mevduat'ı nakavt edecek ismim olarak kayıtlara geçebilir. Merkez Bankası, bankaların 'TL mevduat' hedeflerini yakalayamaması durumunda yüklü cezalar ile karşı karşıya kalacağını belirtirken, bu cezalarla muhatap olmamak amacıylase müşterilerin KKM'den çıkmasını ve TL mevduata yönelmesini teşvik ediyor. Politika faizi, siyasi gerekçeler namacıylaiyle yüzde 30'un üzerine çıkamamış olsa da, bankaların çoğunluklu olarak verdikleri mevduat faizleri yüzde 45-50 bandına yaklaşmış durumda. Öyle ki, birtakım özel bankalar Dövizden dönüşümlü KKM'ler amacıyla TL mevduata dönüşte yüzde 55 oranında faiz olanağı sunmakta. Bu oran, Türkiye'de dalgalı kur rejimine geçilen 2003 senesinden bu yana kayda geride bıraktığımız en yüksek civarda olarak tarihe geçti. KUR KRİZİNİ ÖNLEMEK İÇİN 2024 YILINA BIRAKILACAK 21 Aralık 2021 tarihinde yaşama geçirilen program, 2022 seneının Aralık ayında 1 sene vakit ile uzatılırken, ekonomistler istikbal Aralık ayında KKM amacıyla tekrar 1 senelik uzatma kararı alınmasına net gözüyle bakılıyor. Havuzda biriken mevduatın döviz cinsinden 125 milyar doları aşmış olması, söz hususu programın tasfiyesi amacıyla döviz rezervini mecburi kılarken, Merkez Bankası'nın uluslararası piyasalardan rezerv arayışı ise tam süratte devam ediyor. Bu kadar büyük bir meblağın tekrar döviz tevdiat hesaplarına yönelmesinden korkan Merkez Bankası, söz hususu operasyonu son derece yavaş ismimlarla ilerletmeye çalışırken, 125 milyar doları aşan mevduatın sadece yarısının tekrar dolara dönüşmesi bile uzmanlara göre yeni bir kur krizini tetiklemek amacıyla yeterli olacak.