Uyku, organizma amacıyla yemek, su, soluk alma gibi vazgeçilemez bir gereksinimdir ve çok mühim fonksiyonları vardır. Gün içerisinde sıhhatli ve eğlenceli olmak amacıyla rahat ve kaliteli uyku en mühim faktörlerden biridir. Günde yetişkin bir insanın ortalama 7-8 uyuduğu düşünülürse insan ömrünün üçte biri uykuda geçiyor demektir. Uyumadan hayat sürdürmek olası değildir. Dolayısıyla yeterli miktarda ve kaliteli bir uykumuzun olması, hem sağlığımızı korumamız hem de gün içerisinde fonksiyonlarımizi yerine getirebilmemiz amacıyla vazgeçilmez bir zorunluluktur. Memorial Nöroloji Bölümü ve Uyku Bozuklukları Merkezi uzmanları; uykusuzluk problemine, tedavisine, uykusuzluğa ne iyi geldiğine dair bilgi verdi.
UYKU NEDİR?
Uyku, hem vücutsel dinlenmeyi gerçekleştiren hem de zihinsel fonksiyonlarıne da yenilendiği bir dönemdir. Düzenli uyku vücut ve ruh sağlığı amacıyla çok mühimdir. Zira uykusuzluk problemi, uyku düzenindeki bozukluklar insan sağlığını bağışıklık sisteminden, kalp sağlığına, kan şekeri düzeyinden beyin fonksiyonlarınea kadar olumsuz etkiler.
Uykunun gün içerisindeki düzeni ve dağılımı (ritmi), bireyin biyolojik saati doğrulusunda oluşturulmaktadır. Kişinin biyolojik saatine yol gösteren en mühim etmenlerden birisi ışıktır. Gözler doğrulusunda algılanan ışık beyindeki alakalı merkeze ulaşır ve bu merkez de ışığın miktarına (gündüz-gece) bağlı olarak, uyku getirici şeyler ya da uyanıklığı gerçekleştiren (başka bir ifadeyle uykuyu kaçıran şeyler) madde ve hormonları salgılayan merkezlere uyarıcı ya da önleyici mesajlar yollar. Bunun manası gün içerisinde saat içerisinde bireylerin uyumaya yatkın bulunduğu ya da istese basitçe uyuyamayacağı dönemler vardır.
UYKUSUZLUK (İNSOMNİ) NEDİR?
İnsomni artık uykusuzluk azalmış ve/ya da niteliğiz yetersiz gece uykusu bundan dolayı gün içerisinde insan sağlığını, hayat niteliğini olumsuz etkileyen; yorgunluk, bitkinlik, öğrenme, konsantrasyon güçlüğü, aşırı kızgınlık durumu ve birtakım psikolojik bulgular meydana çıkaran mühim bir rahatsızlıktır.
Uykusuz-luk (insomni) , bilhassa ilerlemiş ülkelerde uyku ile alakalı sorunlara dair en sık karşılaşılan sorunlardan biridir. Dünyanın belirli noktalarında uykusuz-luğa yönelik oluşturulan araştırmalar, insomninin toplumda ortalama %35 seviyesinde bir görülme seviyesi belirtmekte bunların da %10-15’nin orta ya da ileri şiddette olguları kapsadığını meydana koymaktadır. Uykusuzluk probleminun görülme sıklığı kadınlarda daha yüksek orandadır. Kaliteli bir uyku insan sağlığı amacıyla olmazsa olmazlardandır. Uykusuzluk bireyin sosyal ve iş yaşantısında detaylı sorunlara yol açabilir. Uyku problemi hayat sürdüren şahıslar ruhsal ve vücutsel olarak kendilerini kötü hisseder.
Değişik ülkelerde oluşturulan çalışmalar, hangi tipte olursa olsun insomni amacıyla toplumda ortalama %35 seviyesinde bir görülme seviyesi belirtmekte ve bunların da %10-15’inin orta ya da ileri şiddette olguları kapsadığını meydana koymaktadır.
Az sayıda ve daha dar kapsamlı olmakla beraber, ülkemizdeki çalışmalar da benzer neticeler vermektedir. Görülme sıklığı, kadınlarda daha yüksek orandadır ve yaşla beraber artmaktadır. Uykuya dair sorunlar tanı ve tedavi yöntemlerinin gelişmesiyle, uyku bozukluklarına dayalı tetkiklerin vakitgelenlaşmasıyla beraber denetim altına alınabilmektedir.
Uykusuz-luk yakınması zamanıne göre 3 kısma ayrılır; uykusuz-luk yakınması bir haftadan uzun sürmediyse akut ya da geçici, bu vakit bir hafta ile üç ay arasındaysa subakut, uykusuzluk yakınması üç aydan çok ise vakitğen insomniden bahsedilir.
Uykusuzluk yakınmasının zamanı bir haftadan uzun değilse akut ya da geçici, bir hafta ile üç ay arasındaysa subakut ya da kısa vakitli, üç aydan çokysa vakitğen insomniden bahsedilir.
UYKUSUZLUK PROBLEMİ NİÇİN OLUR?
Uykusuz-luk probleminun oluşmasında çoğu namacıyla vardır. Yaş geliştikçe uyku uyumama şikayetinde, uykusuzluk yakınmasında artış görülebilir. Uykusuzlu-ğun en vakitgelen namacıylaleri şu şekilde sıralanabilir:
Duygulanım bozuklukları, depresyon,
Alkol ve başka maddelerin kötüye kullanım,
Panik bozukluklar,
Uyku evvel aşırı yeme içme,
Uyku amacıyla ideal saatlere kurallara uyulmaması,
Uykudan evvelce çay-kahve gibi içeceklerin çok tüketilmesi,
Yatağın uyku dışı hedefler amacıyla kullanılması (Yazı yazma, TV izleme, cep telefonuyla ilgilenme)
Huzursuz bacak sendromu
UYKUSUZLUK NERELERE YOL AÇAR?
İnsanların hayatlarını sıhhatli bir şekilde sürdürebilmeleri amacıyla lüzumlu faktörler arasında uyku da bulunmaktadır. Uyku problemi hayat sürdüren bireylerin hayat niteliği düşer. Kronik uykusuzluk şikayeti olanların ruhsal ve vücutsel sağlığı olumsuz şekilde etkilenir. Uykus-uzluk problemi şunlara yol açabilir:
Gündüzleri ilgi eksikliği, yorgun hissetme
Konsantrasyon güçlüğüyle beraber aşırı kızgınlık,
İş performansında düşme,
Depresyon
Yüksek tansiyon ve metabolik bozukluklar
Obezite riski
Bağışıklık sistemini zayıflatma
“UYKU BOZUKLUĞU” SADECE UYKUSUZLUK MUDUR?
Tanımlanmış 80’i aşkın uyku hastalığı arasında bireyi uykusuyla alakalı en çok rahatsız eden, uyku sorunlarına dair farkında bulunduğu en büyük yakınma uykusuzluktur. Nitekim uyku sorunlari ile temaslı hekime başvuran hastaların çoklığını uykusuzluktan yakınanlar oluşturur. Buna rağmen aşırı uykululuk artık gün içerisinde sıksık uyku durumu, yorgun kalkmalar çoğu hasta doğrulusunda önemsenmeyerek normal karşılanabiliyor.
Tanımlanmış onlarca uyku hastalığının yalnızca ufak bir kısmını meydana getiren uykusuzluk şikayetinde, hekime başvuran hastalar neticeleri bakımından daha hayati ya da acil rahatsızlıkları önemsemeyerek atlayabilmektedir. Uyku bozukluğundan şüphelenilen hastanın evvelce bir uyku bozuklukları uzmanı doğrulusunda muayene edilmesi gerekir.
Bazen yalnızca muayene ile hastaya tanı konabilirken; kimi zaman de hastaya uyku tetkikleri yapılarak altta yatan sebepler meydana konabilir. Gereken tetkikler hastanın kendi evinde ya da uyku bozuklukları merkezinde yapılabilir.
Kronik uykusuzluk Alzheimer tehlikesini artırabilir
Kronik uykusuzluk problemi hayat sürdüren bir şahıs aynı vakitte Alzheimer risk genlerine sahipse bu haldeki bireyin Alzheimer olma riski çok daha artmaktadır. Uykusuzluk ve Alzheimer arasındaki temas şu şekildedir.
Çok çok uykusuz kalındığı vakit beyindeki amiloid miktarı artış göstererek beyine zarar vermektedir. Amiloid beta proteini Alzheimer’a namacıyla olmaktadır. Şöyle ki Amiloid beta proteini beyin doğrulusunda üretilir; fakat vazifiyeti bittikten sonra yok edilmesi gerekmektedir. Amiloid’in yok olması prosedürü ise uyku esnasında gerçekleşmektedir. Bu bağlamda vakitğen uykusuzluk problemi hayat sürdürenlar Alzheimer risk genlerine de sahip oldukları takdirde söz hususu hastalığa yakalanma riskleri artmaktadır. Uykusuzluk ve depresyonun aynı anda gördüğünüz topluluklarda Alzheimer’a yakalanma oranlarının yüksek bulunduğu görülmektedir.